pCloud veya Dropbox gibi bulut depolama hizmetlerinden birini seçerken, doğru kararı vermek gerçekten çok önemli. Çünkü karşımızda hem performans açısından harika işler çıkaran, hem de geniş depolama seçenekleri sunan iki güçlü rakip var. Ancak, bu Dropbox vs pCloud düellosunda yalnızca bir tanesi kazanabilir.
pCloud, güvenlik ve gizlilik konusunda çok sağlam bir altyapı sunan, kullanıcı dostu ve çok yönlü bir sağlayıcı olarak öne çıkıyor. Öte yandan Dropbox, entegrasyon ve iş birliği olanaklarıyla adından söz ettiren bir platform. Yani, bu iki hizmet arasında göz ardı edilemeyecek farklılıklar bekleyebiliriz.
Bu iki popüler bulut depolama hizmeti arasında karar vermekte zorlanmanız son derece normal. Hangisinin sizin için daha uygun olduğunu anlamak için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyuyorsunuz. Bunun için de kapsamlı testler ve analizlere dayalı sonuçlar en önemli rehberiniz olacak. Bugün size tam olarak bu tür bir karşılaştırma sunuyoruz.
Dropbox vs pCloud karşılaştırmasında hangi platformun daha hızlı, kullanıcı deneyimi açısından daha iyi olduğu, sundukları özellikler, güvenlik ve gizlilik seviyeleri gibi birçok açıdan detaylı bir inceleme yaptık. Testlerimizin sonunda, hangi bulut depolama hizmetini seçmeniz gerektiğine dair net bir fikre sahip olacaksınız. O halde daha fazla vakit kaybetmeden karşılaştırmaya geçelim.
Dropbox vs pCloud: Uygulamalar ve Cihaz Uyumluluğu
Söz konusu uygulamalar ve uyumluluk olduğunda her iki sağlayıcı da ortaya iyi bir iş koyuyor. İster Dropbox ister pCloud’u seçin, uygulamalarının keyfini çok sayıda platform ve cihazda çıkarabilirsiniz. Destekledikleri platformlar:
- Windows
- macOS
- Linux
- Android
- iOS
Gördüğünüz gibi Linux işletim sistemi her iki sağlayıcı tarafından da destekleniyor. Dağıtımlardan bahsetmek gerekirse, ikisi de Ubuntu, Mint ve diğer birkaç dağıtımla uyumludur. Uygulamaları indirmek tamamen ücretsizdir ve her ikisi de uygulama mağazalarından oldukça yüksek puanlar toplamayı başarmıştır.
Dropbox
Geçtiğimiz günlerde yaptığımız Dropbox incelemesinde bu hizmetin kullanım kolaylığından övgüyle bahsetmiştik. O günden bugüne bu konuda hiçbir şey değişmedi. Dropbox’ın masaüstü uygulaması hala şık ve kullanıcı dostu bir arayüze sahip. Uygulama, bilgisayarınızın Dosya Gezgini’nde yer alan sanal bir disk şeklinde çalışıyor ve bu disk, tıpkı yerel sürücüler gibi kullanılabiliyor.
Bu özellik sayesinde, dosya aktarımı son derece basit hale geliyor. Tek yapmanız gereken, dosyaları sürükleyip bu sanal sürücüye bırakmak. Ayrıca, dosyalarınıza bu sürücü üzerinden doğrudan erişebilir ve onları hemen kullanmaya başlayabilirsiniz. Dropbox’ın masaüstü uygulaması aynı zamanda görev çubuğu üzerinden de açılabiliyor. Burada, çeşitli ayarları değiştirebilir ve davranışsal seçenekleri düzenleyebilirsiniz.
Mobil uygulama da gerçekten göz alıcı. Dropbox, cihazınızın tema ayarlarına otomatik olarak uyum sağlıyor ve bu özellik bizim denememizde karanlık temaya oldukça güzel entegre oldu. Mobil uygulama, ana ekranında tüm dosyalarınızı sergiliyor ve bu dosyalar üzerinde hızlı bir şekilde işlem yapmanıza imkan tanıyor. Dosyaları paylaşabilir, Dropbox Transfer ile gönderebilir veya başka bir klasöre kopyalayabilirsiniz.
Dropbox’ın mobil uygulamaları, iOS ve Android cihazlar için mükemmel şekilde optimize edilmiş durumda. Üstelik, fotoğraf ve videolarınız için otomatik yedekleme özelliğini de etkinleştirebiliyorsunuz. Bu, telefonunuzda yer açmak için oldukça kullanışlı bir çözüm. Özellikle büyük dosyalar ya da çok sayıda fotoğraf ve video depoluyorsanız bu özellikten oldukça memnun kalacaksınız.
Gelelim web uygulamasına; bize soracak olursanız bu uygulama gerçekten olağanüstü. Dropbox’ın web sürümü, kullanıcıya tam anlamıyla özgürlük sunuyor. Sol tarafta Fotoğraflar, Paylaşılan ve Silinmiş Dosyalar gibi kategorilere ayrılmış özel klasörler yer alıyor. Bu bölümden ayrıca İmza seçeneklerine de ulaşabilirsiniz ve ana ekrandan yeni belgeler oluşturma imkanı da sunuluyor.
Bir diğer harika özellik ise Dropbox’ın 512 MB’a kadar olan RAR dosyalarını önizleme imkanı sunması. Mobil uygulamada olduğu gibi, web üzerinden de videolarınızı, fotoğraflarınızı ve müzik dosyalarınızı bulut alanında tutarak, onları cihazınıza indirmeden doğrudan önizleyebilirsiniz. Sonuç olarak, Dropbox’ın kullanım kolaylığı ve uygulamaları gerçekten üst düzeyde.
pCloud
Dropbox vs pCloud karşılaştırmasında şu ana kadar söylediklerimiz, rakibi pCloud için de hemen hemen aynıdır. pCloud, Dropbox’a benzer bir şekilde çalışır ve bilgisayarınızda sanal bir sürücü oluşturur. Bu sürücü üzerinden dosyalarınıza kolayca erişebilir ve uygulamayı görev çubuğundan açarak ek ayarları yönetebilirsiniz.
pCloud, özellikle performansıyla alkışları toplamayı başarıyor. Uygulamaları son derece duyarlı ve hızlıdır. Büyük boyutlu dosyaları bile çok kısa sürede yükleyebilir ve transfer işlemlerini sorunsuz bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz. pCloud’un masaüstü uygulaması, Sync (Senkronizasyon), Dosya Talepleri ve özellikle Crypto Klasörü gibi çok sayıda işlev sunarak kullanıcıların dosya yönetimini oldukça kolaylaştırır.
Mobil uygulamalar, pCloud analizinde de üzerinde durduğumuz üzere piyasadaki en iyilerden biri. Bu uygulamalar, şık ve modern bir tasarıma sahip olmasının yanı sıra dosya ve klasörlerinizin net bir görünümünü sağlar. Yeni metin dosyaları oluşturma, çektiğiniz fotoğrafları otomatik olarak buluta yükleme ve belgeleri tarayarak doğrudan buluta kaydetme gibi özellikler sunar.
Üstelik, Crypto klasörü de mobil cihazlarda kullanılabilir durumda. Bu, pCloud’un sunduğu en önemli güvenlik özelliklerinden biridir. Ayrıca, fotoğraf ve videolarınızı otomatik olarak buluta yedekleme özelliği pCloud’da da mevcut. Telefonunuzu satmayı düşünüyorsanız, tüm dosyalarınızın yedeğini kolayca alabilir ve bu dosyalara daha sonra erişim sağlayabilirsiniz.
Bize favori uygulamamızı soracak olursanız cevap web sürümü olurdu. Son derece kullanıcı dostu ve sade bir arayüze sahip olmasına rağmen, işlevsel açıdan oldukça güçlü. Örneğin pCloud’un web uygulamasıyla müzik listeleri oluşturabilir ve medya oynatıcı olarak kullanabilirsiniz. Özellikle hareket halindeyken veya seyahatteyken müzik dinlemek isteyen kullanıcılar için harika bir özellik.
Bunun yanı sıra, temel dosya yönetimi işlevleri de her zamanki gibi mevcut. Dosyalarınızı sürükleyip bırakarak transfer edebilir, sol taraftaki menüden farklı klasörlere erişebilir ve istediğiniz işlemleri hızlıca gerçekleştirebilirsiniz. pCloud, hangi platformda kullanırsanız kullanın, sorunsuz bir deneyim sunmayı amaçlıyor.
Kazanan Kim?
pCloud vs Dropbox karşılaştırmasının ilk roundunda her iki sağlayıcı da bizleri memnun etmeyi başarıyor. Dolayısıyla bu turun bir kazananı yok, durum BERABERLİK. Her iki sağlayıcı da tüm platformları destekliyor ve masaüstü/mobil işletim sistemleri için kullanımı kolay ve iyi optimize edilmiş uygulamalar sunuyor.
Dropbox vs pCloud Özellik Karşılaştırmaları
İlk roundu tamamladığımıza göre daha önemli konulara geçmenin vakti geldi demektir. Bu karşılaştırmayı okuduğunuza göre kaliteli bir bulut depolama sağlayıcısı arayışındasınız ve size ne gibi özellikler sunacaklarını merak ediyor olmalısınız. Bu iki sağlayıcı, birbirinden oldukça farklı olsa da işinize yarayacak birçok özelliğe sahip.
Bu özellikler hakkında daha fazla bilgi edinmek için okumaya devam edin.
Üçüncü Taraf Uygulamaları/Entegrasyonları
pCloud, üçüncü parti uygulamalar ve entegrasyonlar açısından maalesef sınıfta kalıyor. Dropbox ise asıl yeteneklerini bu alanda gösteriyor. Google ve Microsoft ile sunduğu sorunsuz entegrasyonlar harika, ancak bu avantajların bazı olumsuz yönleri de var (birazdan daha detaylı bir şekilde değineceğiz).
Dropbox ile Google Workspace uygulamalarını doğrudan bulut üzerinden kullanabilirsiniz ve Office 365 için de tam desteğe sahiptir. Bu sayede, bulut ortamında sıfırdan dosyalar oluşturabiliyorsunuz. Özellikle bulut tabanlı çalışma ortamlarını tercih eden kullanıcılar için bir diğer avantaj ise Microsoft OneDrive’a benzer şekilde Office 365 Online’a erişim imkanı vermesidir.
Her ne kadar Dropbox, Google Workspace kadar kapsamlı olmasa da sunduğu özellikler oldukça etkileyici ve hatta bazı durumlarda daha bile iyi. Bu pCloud vs Dropbox karşılaştırmasında, Dropbox’ın Office 365 masaüstü sürümüyle entegrasyonu önemli bir artı olarak öne çıkıyor. Bu entegrasyon, kullanıcıların oluşturdukları belgeleri Dropbox bulutuna kolayca kaydetmelerine olanak tanıyor.
Özellikle bilgisayarınızda yer açmak ve dosyalarınızı güvenli bir şekilde çevrimiçi depolamak açısından oldukça faydalı bir özellik. Dropbox’ın entegrasyonları sadece Microsoft ve Google ile sınırlı değil. Dosya ve belgelerinizi paylaşırken, iş birliğini daha kolay hale getirmek için Trello, Zoom, Slack gibi popüler uygulamalarla entegrasyon imkanı sunuyor.
pCloud ise bu alanda biraz daha kısıtlı ancak yine de bazı entegrasyonlar sunuyor. Google hesabınızla pCloud’a oturum açabiliyorsunuz. Bu da Google Drive’daki dosyalarınızı pCloud’a kolayca aktarmanızı sağlıyor. Ayrıca pCloud; Dropbox, OneDrive, Dropbox Business, Facebook, Google Photos ve Instagram ile de entegre edilebiliyor.
Bu entegrasyonlar, dosyalarınızı diğer hizmetlerden hızlıca pCloud’a aktarmanıza yardımcı oluyor, özellikle de başka bir bulut hizmetinden geçiş yapmayı düşünüyorsanız oldukça kullanışlı. Ancak, pCloud’un sunduğu bir özellik biraz sınırlayıcı olabilir; dosyalarınızı her 30 günde bir kez yedekleyebiliyorsunuz. Yani, daha sık yedekleme yapmak isteyen kullanıcılar için bu durum bir dezavantaj olarak görülebilir.
İş Birliği ve Üretkenlik
pCloud, özellikle İş planlarında iş birliği açısından belirli olanaklar sunuyor. Bu planlarda, tüm ekip üyelerinin erişebileceği ve dosya yükleyip mevcut dosyaları düzenleyebileceği bir Paylaşılan Klasör özelliği mevcut. Ancak, bu özellik, iş birliği açısından bazı sınırlamalara sahip. Özellikle, pCloud’da dosyaları aynı anda iş arkadaşlarınızla birlikte düzenleyemiyorsunuz.
Bunun yerine, bir dosyada değişiklik yapmak isteyen kişinin önce dosyayı bilgisayarına indirmesi gerekiyor. Ardından, gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra dosyayı tekrar pCloud’a yüklemesi gerekiyor. Bu süreç, Google Workspace veya Office 365 gibi üçüncü parti uygulamaları desteklemeyen pCloud’un iş birliği yeteneklerini kısıtlıyor.
Ancak yine de belge önizleme özellikleri mevcut, böylece dosyaları gözden geçirebilir ve temel bilgilere hızlıca ulaşabilirsiniz. Dropbox ise üçüncü parti entegrasyonları sayesinde iş birliği konusunda çok daha geniş ve esnek bir çözüm sunuyor. Dropbox Paper gibi araçlar, belgeler üzerinde gerçek zamanlı olarak iş birliği yapmanıza olanak tanıyor.
Bu özellik sayesinde, bir belge üzerinde iş arkadaşlarınızla eş zamanlı olarak çalışabilir ve düzenlemeleri anında gerçekleştirebilirsiniz. Dropbox Paper, yapılacaklar listeleri oluşturmanızı ve bu listeleri diğer Dropbox kullanıcılarıyla paylaşmanızı sağlıyor. Ayrıca belge izleme özelliği sayesinde bir belgenin kimler tarafından görüntülendiğini ve kimlerin üzerinde çalıştığını görebilirsiniz.
Yedeklemeler ve Senkronizasyon
pCloud ve Dropbox, dosyalarınızı bulut üzerinde yedeklemenize olanak tanır. Özellikle pCloud’da bu işlem çok ama çok basittir. Sadece otomatik yedeklemeleri etkinleştirin ve pCloud süreci anında başlatsın. Ayrıca, üçüncü parti bulut depolama sağlayıcılarından alınan yedeklemelere de değinmiştik; bu yedekler de pek çok durumda oldukça kullanışlıdır.
MacOS, Windows ve Linux üzerinde hangi klasörlerin yedekleneceğini seçebilirsiniz. İsterseniz cihazınızın tamamını da yedekleyebilirsiniz. Dropbox da masaüstü ve mobil uygulaması üzerinden benzer bir yedekleme işlemi yapmanıza izin verir. Her iki platformda da senkronizasyon oldukça başarılı bir şekilde yürütülür.
İster Dropbox ister pCloud’u tercih edin, her iki durumda da blok düzeyinde senkronizasyon avantajından yararlanırsınız. Bu, her iki hizmetin de dosyanın tamamını sıfırdan yüklemek yerine yalnızca düzenlenmiş kısımlarını senkronize edeceği anlamına gelir. Bu sayede daha hızlı ve daha güvenilir bir senkronizasyon elde edersiniz.
Her iki hizmet de dosyalarınıza erişebileceğiniz ayrı bir Sync klasörü sunar. Ayrıca, seçici senkronizasyon özelliği hem pCloud hem de Dropbox’ta mevcuttur. Bu özellik, yalnızca belirli klasörleri senkronize ederek bulut depolama alanınızda ve/veya sabit diskinizde yer kazanmanıza olanak tanır.
Dropbox, dosyalarınızı yalnızca çevrimiçi kullanılabilir hale getiren SmartSync özelliğiyle beraber gelir. Bu özellik sabit sürücüde yer açmanızı sağlar ve yalnızca çevrimiçi olan dosyalar, internet bağlantınız olduğu sürece erişilebilir kalır. Ayrıca, hem pCloud hem de Dropbox, senkronizasyon için bant genişliği kullanımını özelleştirmenize olanak sağlar. Farklı uygulamalar için bant genişliğine ihtiyaç duyduğunuzda oldukça kullanışlıdır.
Uzun lafın kısası, dosyaları senkronize etme ve yedekleme konusunda pCloud ve Dropbox eşit seviyededir.
Dosya Sürümleme
Dosya sürümleme, dosyalarınızın önceki sürümlerine geri dönmenize olanak tanıdığı için oldukça kritik bir özelliktir. Bu, özellikle metin dosyaları veya proje dosyaları gibi sıkça güncellenen belgeler için büyük avantaj sağlar. Hem pCloud hem de Dropbox, en düşük plan seviyelerinde bile 30 günlük dosya sürüm geçmişi sunar.
pCloud, bu konuda daha esnek bir yaklaşım benimseyerek “Genişletilmiş Dosya Geçmişi” adlı bir seçenek sunar. Bu özellik ek bir ücretle satın alınabilir ve dosya sürüm geçmişini 365 güne yani tam bir yıla kadar genişletebilmenizi sağlar. Bu sayede pCloud ile aynı dosyanın yüzlerce farklı versiyonunu kaydedebilir ve 365 gün öncesine kadar erişmenizi sağlar.
Dropbox ise bireysel planlarda dosya sürüm geçmişini 180 gün ile sınırlandırır. Sadece Business Plus planı 365 gün sunar, ancak bu plan oldukça pahalıdır ve adından da anlaşılacağı gibi genellikle bireysel kullanıcılar yerine işletmeler için tasarlanmıştır. Dolayısıyla, tek bir kişi için bu plan ideal olmayabilir.
Geri sarma işlevi, her iki platformda da mevcut. Hem pCloud hem de Dropbox, dosyalarınızı veya tüm hesabınızı belirli bir tarihe geri sarma imkanı sunar. Bu özellik, örneğin yanlışlıkla silinen veya değiştirilen bir dosyayı kurtarmak istediğinizde kurtarıcınız olacaktır. Geri sarma işlevi, dosyaların zaman içinde nasıl değiştiğini takip etmenizi ve ihtiyacınıza göre eski sürümleri geri getirmenizi sağlar.
Her iki hizmet de bu geri yüklenen dosyaları yerleştirebileceğiniz bir “Geri Sarma Klasörü” sağlar. Bu klasör, geri sarma işlemi sırasında kurtarılan dosyaları içerir ve bunlara kolayca erişip o an için kullanılabilir hale getirebilirsiniz. Google Drive ve OneDrive gibi bazı popüler bulut depolama sağlayıcıları bu tür bir işlevden yoksundur, bu da pCloud ve Dropbox’ı özellikle dosya sürümleme ve geri sarma açısından öne çıkarır.
Dosya Paylaşımı
Peki dosya paylaşımı açısından hangisi daha iyi? pCloud mu yoksa Dropbox mı tercih edilmeli? Aslında her iki hizmet de bu konuda oldukça iyi performans gösteriyor ve benzer yetenekler sunuyor. OneDrive ve Google Drive gibi rakiplerinin aksine, hem pCloud hem de Dropbox, dosya paylaşımını daha güvenli ve özelleştirilebilir hale getiren parola koruması, son kullanma tarihleri ve klasör paylaşımı gibi özelliklere sahip.
Bu özellikler, dosyalarınızı tek tek paylaşmak zorunda kalmadan toplu olarak paylaşmanıza imkan tanıyor. Ayrıca her iki sağlayıcı da belgeleri paylaşmanıza ve indirme kısıtlaması koymanıza olanak tanıyor. Bu, alıcının dosyayı yalnızca önizleyebileceği ve indirme yetkisinin olmadığı anlamına geliyor. Böylece, paylaştığınız dosyaların yanlış kişiler tarafından indirilmesini engelleyebilirsiniz.
Dropbox, dosya paylaşımında biraz daha fazla kontrol sunarak, belgeler için belirli izinler ayarlamanıza imkan tanıyor. Bir kullanıcıya belgeyi düzenleme yetkisi verirken, diğer kullanıcıyı yalnızca okuma izniyle sınırlandırabilirsiniz. pCloud da benzer yetkiler sunmakla birlikte, paylaşılan bağlantılar için “Markalama” gibi ek özellikler de sunuyor.
Bu özellik sayesinde, logonuzu ekleyebilir, özel bir mesaj yazabilir ve bağlantılarınızı daha profesyonel hale getirebilirsiniz. Her iki hizmet de dosyaları bir bağlantı ile paylaşmanıza veya doğrudan e-posta yoluyla paylaşmanıza olanak tanır. Bu, paylaşımı oldukça esnek hale getirir.
Dropbox’ın bir diğer avantajı ise dosya paylaşımını 250 GB’a kadar dosya boyutlarıyla yapabilmenize olanak tanıyan “Aktarım” işlevine sahip olmasıdır. Maalesef bu özellik sadece en pahalı olan Business Plus planında bulunur. Daha düşük planlarda yani Plus ve Essentials planlarında 2 GB ve 100 GB’a kadar dosya paylaşımına izin verir.
pCloud, daha büyük dosyaları hızlı bir şekilde paylaşma konusunda daha avantajlıdır. Ücretsiz sürümde bile, 5 GB’a kadar dosyaları paylaşmanıza izin verir. Bu, Dropbox’ın ücretli planlarındaki 2 GB sınırından çok daha cömert bir miktar. Ayrıca, pCloud dosyalarınızı paylaşırken güçlü bir parola ile şifreleme seçeneği de sunar.
pCloud Transfer’in dezavantajı ise ücretsiz olsa da yükseltilememesidir. Bu nedenle maksimum 5 GB’lık dosya transferi sınırına takılıp kalırsınız.
Multimedya Özellikleri
Hem pCloud hem de Dropbox; belge, video ve fotoğraf önizlemesi açısından oldukça başarılıdır. pCloud, PDF belgelerini önizlemenize ve RAR dosyalarını çıkarmanıza olanak sağlar. Örneğin, pCloud bulut üzerindeki bir RAR dosyasını doğrudan çıkarabilir ve içindeki dosyaları hemen kullanıma hazır hale getirebilirsiniz.
Dropbox ise 512 MB’a kadar olan RAR dosyalarını açabilir, ancak daha büyük dosyalar için doğrudan indirme seçeneği sunar. Bir diğer sevdiğimiz özellik, pCloud’un müzik çalma listeleri oluşturma seçeneği. Bu özellikle pCloud, müzik dosyalarını sanatçı ve albüm bilgilerine göre düzenleyerek daha kolay erişim sağlar.
Dropbox, böyle bir işlev sunmamakla birlikte, fotoğraf ve videolar üzerinde düzenleme imkanı tanır. Ayrıca, ses, video ve görüntü dosyalarını farklı uzantılara dönüştürme yeteneği de vardır. Dropbox’ın multimedya yetenekleri arasında ayrıca videoları yazıya dökme ve fotoğraflara imza ekleme özellikleri öne çıkar.
Özellikle iş belgeleriyle çalışanlar için, bulut üzerinden E-İmzalar oluşturma imkanı da mevcut. Bu özellik, dosyalarınızın güvenliğini artırmanın yanı sıra, belgelerinizi hızla dijital olarak imzalama ve paylaşma olanağı sağlar. Her iki sağlayıcı da ses, video ve görüntü dosyaları için geniş format desteği sunar.
Bu sayede, pCloud ve Dropbox her ikisi de en gelişmiş formatlardaki video ve şarkıları sorunsuz bir şekilde işleyebilir. Video düzenleme veya prodüksiyon alanında çalışanlar için her iki hizmet de ihtiyaçları karşılayacak özellikler sunar. Sonuç olarak, multimedya yetenekleri açısından bir beraberlik daha elde ediyoruz.
Kazanan Kim?
pCloud vs Dropbox özellikleri karşılaştırmamızı da tamamladığımıza göre kazananı belirleme vakti geldi. Sizin de gördüğünüz üzere Dropbox, iş birliği ve üretkenlik özellikleri açısından burun farkıyla öne geçmeyi başarıyor. Ancak, dosya paylaşımı, multimedya, senkronizasyon ve yedeklemeler her iki durumda da son derece iyi.
Her iki sağlayıcı da 2024 yılındaki en iyi bulut depolama seçeneklerinden biri olduğunu kanıtladı. Bu tur özelinde, aralarından bir kazanan belirlemek çok zor olduğu için bir kez daha BERABERLİK diyoruz.
pCloud vs Dropbox – İşletme/Ekip Planları
Bir işletmeye sahipseniz, karşılığında servete mal olmayacak esnek bir bulut depolamadan faydalanmak istemeniz çok normal. Ayrıca uygun fiyatlı bir bulut depolama olmasının yanında tüm şirketin tek bir merkezi alanda çalışmasına olanak tanıyan işle ilgili özelliklere de sahip olmalıdır. Bakalım, bu açıdan hangisi daha iyi?
pCloud
O halde ilk olarak pCloud’dan bahsedelim. Bu sağlayıcıda iki farklı iş planı bulabilirsiniz: Business ve Business Plus. Her iki plan da aylık ve yıllık abonelik seçenekleri ile beraber geliyor. Tahmin edilebileceğiniz gibi, aylık abonelikler uzun vadede daha pahalıyken, yıllık planlar ise çok daha ucuza geliyor.
Business planı tercih ettiğinizde kullanıcı başına 1 TB depolama alanı alırsınız ve yıllık abonelik için aylık $7,99, aylık abonelik içinse $9,99 ücret ödersiniz. Bu plan minimum 3 kullanıcı ile başlar ve en fazla 99 kullanıcıya kadar artırılabilir. Yani büyük işletmeler için oldukça uygun bir seçenek.
Ayrıca planın bir parçası olarak sunulan pCloud Encryption sayesinde dosyalarınızın güvenliği sağlanıyor. Bu özelliği güvenlik karşılaştırmamızda daha ayrıntılı inceleyeceğiz. Şimdilik bu özelliğin verilerinizi korumada kilit bir rol oynadığını söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra, pCloud iş planlarıyla birlikte “Güvenli Dosya Paylaşımı” da sunuyor.
Bu özellik, ekiplerin dosyalarını güvenli bir şekilde paylaşılan klasörler üzerinden paylaşmalarına imkan tanır. Ayrıca, Business planı kullanıcılara 180 gün dosya sürümleme, öncelikli destek ve yönetici hesabı ile dosya ve kullanıcı izinlerini yönetme olanağı da sunar.
Biraz daha kapsamlı olan Business Pro planı, yıllık abonelikte aylık $15,98, aylık abonelikte ise $19,98 fiyatlandırmasıyla dikkat çekiyor ve kullanıcı başına 2 TB depolama alanı sağlıyor. Diğer tüm özellikler Business planıyla aynı, ancak burada fazladan 1 TB depolama alanı ile daha büyük bir kapasite sunuluyor. Bu plan, en fazla 99 kullanıcı için toplamda 198 TB depolama alanı sağlıyor.
pCloud’un sunduğu iş planları gayet başarılı olsa da, sınırsız depolama seçeneğinin olmaması bir dezavantaj olarak öne çıkıyor. İlginç bir şekilde, pCloud daha önce Business Pro planı ile sınırsız depolama imkanı sunuyordu, ancak bu seçenek artık mevcut değil. Şirketin bu kararı neden aldığı ise belirsizliğini koruyor.
Dropbox
Dropbox da sınırsız depolama sunmuyor, ancak iş kullanıcıları için bazı ek özellikler sağlıyor. Dropbox’ın en uygun fiyatlı iş planı, yıllık abonelikte kullanıcı başına aylık $15 ile başlıyor ve ekip için toplamda 9 TB depolama alanı sunuyor.
Bu plan en az 3 kullanıcıyı destekler ve her kullanıcıya 3 TB depolama alanı sağlar. Dropbox ayrıca, PDF düzenleme, video kaydı, dosya etkileşim takibi ve 180 gün dosya sürümleme gibi ek özellikler sunarak iş dünyasına yönelik ihtiyaçlara daha geniş kapsamlı çözümler getiriyor.
Daha gelişmiş olan Business Plus planı, kullanıcı başına aylık $24 ücretle 5 TB depolama alanı sunuyor ve dosya sürümleme süresini 365 güne çıkarıyor. Ayrıca, bu planla birlikte Dropbox Transfer üzerinden 250 GB’a kadar dosya aktarımı yapabilir ve şüpheli etkinlik uyarıları gibi ek güvenlik özelliklerinden faydalanabilirsiniz.
Genel olarak bakıldığında, Dropbox, iş dünyasına yönelik daha güçlü ve kapsamlı bir bulut depolama hizmeti sunuyor. Ancak, bu güç daha yüksek bir fiyatla birlikte geliyor. pCloud’un en pahalı planı yıllık bazda kullanıcı başına $15,98 iken, Dropbox’ın Business Plus planı $24.
Kazanan Kim?
Dropbox vs pCloud karşılaştırmasının bu turunda KAZANAN Dropbox. Bu sağlayıcı, pCloud’a göre daha pahalı olsa da, iş dünyasına yönelik ciddi bulut depolama çözümleri arayanlar için daha fazla özellik sunuyor. pCloud, genel olarak güçlü bir seçenek olsa da daha önce sunduğu sınırsız depolama seçeneğinin kaldırılması, bu turda pCloud’un geride kalmasına neden oluyor.
En pahalı planında sunduğu 2 TB depolama alanı, Dropbox’ın Business Plus planındaki 5 TB depolama alanı ile kıyaslandığında daha sınırlı kalıyor. Bu da büyük verilerle çalışan şirketler ve ekipler için Dropbox’ı bu turun galibi yapmaya yetiyor.
Hangi Bulut Depolama Servisi Daha Hızlı? Dropbox vs pCloud
Bulut depolama hizmetlerinin kalitesini belirleyen en önemli faktörlerden biri de hızlı veri yükleme ve indirme yeteneklerine sahip olmasıdır. Blok düzeyinde senkronizasyon sunan pCloud ve Dropbox’u hız açısından karşılaştırdığımızda hangisi daha iyi performans gösterecek?
Testimize başlamadan önce hızlı bir internet bağlantısının önemini vurgulamak istiyorum. Bulut depolama hızınızı internet bağlantınız belirleyecektir, bu yüzden kullandığımız internet hızını açıklamak önemli.
Popüler bir hız testi aracılığıyla aldığımız sonuçlara göre, test sırasında sahip olduğumuz hızlar şu şekildeydi:
- 335 Mbps indirme hızı
- 19 Mbps yükleme hızı
Bu hızları MBps cinsine çevirdiğimizde, indirme hızı yaklaşık 41 MBps, yükleme hızı ise 2.4 MBps civarına denk geliyor. Testlerimizi gerçekleştirmek için 3 GB boyutunda bir inceleme dosyası hazırladık. Bu dosya ise çeşitli müzik, fotoğraf, video ve diğer rastgele içeriklerden oluşan bir RAR arşiviydi.
İlk olarak, dosyayı hem pCloud hem de Dropbox’a yükledik ve her iki hizmetin bu işlemi ne kadar sürede tamamladığını kaydettik. Daha sonra, aynı dosyayı her iki platformdan indirerek indirme hızlarını karşılaştırdık. Her iki testin sonuçları da oldukça ilgi çekiciydi:
- Dropbox, dosyayı 21 dakika içinde yükledi ve 1.5 dakika içinde indirdi.
- pCloud, dosyayı 20 dakika içinde yükledi ve aynı şekilde 1.5 dakika içinde indirdi.
Sonuçlar oldukça açık; pCloud ve Dropbox, performans açısından birbirlerine çok yakın. Yükleme hızındaki 1 dakikalık fark ise dikkate değer bir fark değil. Aslında testlerimize göre bu fark tam bir dakika bile değil, yaklaşık 40-50 saniye civarında. Bu tür küçük farklılıklar, özellikle büyük dosyalarla çalışmıyorsanız deneyiminizi çok fazla etkilemeyecektir.
İndirme hızlarına bakıldığında, her iki hizmetin de aynı hızda performans gösterdiğini görüyoruz. Dropbox, zaten sağlam bir hız sunan bir hizmet olarak bilinirken, pCloud’un şu anda en hızlı bulut depolama sağlayıcısı olduğunu net olarak söyleyebiliriz. Bu sonuçlar, her iki sağlayıcının da kullanıcılarına hızlı ve sorunsuz bir bulut depolama deneyimi sunduğunu gözler önüne seriyor.
Kazanan Kim?
pCloud ile Dropbox arasındaki benzer performansı göz önünde bulundurarak, bu turun sonucunu BERABERLİK ilan ediyoruz. Sizin için hız birinci öncelikse ve yüksek hızlarda dosya yükleyip indirmek istiyorsanız her iki sağlayıcı da beklentilerinizi karşılamaya yetecektir.
pCloud ile en iyi hızları elde edin
Dropbox vs pCloud: Güvenlik & Gizlilik
Güvenlik ve gizlilik konularına geldiğimizde, pCloud ve Dropbox arasında büyük farklılıklar bulunuyor. Peki, bu konuda hangisi daha iyi? Güvenlik ve mahremiyetle ilgili endişeleriniz varsa hangisini seçmelisiniz? İşte bu soruların yanıtları ve daha fazlası aşağıda.
Dropbox
Hem Dropbox hem de pCloud, verilerinizi korumak için AES-256 bit şifreleme kullanır. Bu şifreleme, askeri düzeyde kabul edilen bir güvenlik önlemidir ve dosyalarınızı bulut üzerinde korur. TLS şifreleme ise dosyalarınızı transfer ederken güvenliği sağlar, böylece veri aktarımı sırasında olası saldırılara karşı koruma sunar.
Her iki hizmet de kullanıcılarına iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) sunar. Bu, hesaplarınıza yetkisiz erişimi önlemek için ekstra bir güvenlik katmanı ekler. Ancak, Dropbox güvenlik açısından gizlilik konusunda büyük eksikliklere sahiptir. Dropbox’ın veri merkezlerinin ABD’de bulunması, kullanıcıların verilerinin ABD yasalarına tabi olduğunu gösterir, bu da orta düzeyde bir sorun teşkil edebilir.
Peki asıl tehlike ne diye soracak olursanız, kullanıcıların gizliliğini tehlikeye atan üçüncü taraf entegrasyonlardır. Dropbox; Amazon, Microsoft ve Google gibi büyük şirketlerle iş birliği yaparak kullanıcı verilerini paylaşır. Üstelik bu veriler, Dropbox’ın gizlilik politikasında da açık açık belirtilmiştir. Yani, kullanıcıların kişisel bilgileri bu üçüncü taraflarla paylaşılabilir ve bu durum, gizliliğinize ciddi manada zarar verir.
Bununla birlikte, 2012 yılında yaşanan büyük veri sızıntısı, Dropbox’ın güvenlik şöhretine büyük bir darbe vurmuştur. Bu olayda, 68 milyon kullanıcının şifreleri çalınmış ve kullanıcılar ciddi bir güvenlik riskiyle karşı karşıya kalmıştı. Bu tür güvenlik zafiyetleri, Dropbox’ın güvenilirliği hakkında olan şüpheleri daha da artırmaya başladı.
Ayrıca, Dropbox’ın ABD hükümetinin gözetim projesi olan PRISM ile iş birliği yaptığına dair söylentiler de mevcut. PRISM, hükümetin kullanıcı verilerine erişimini sağlayan bir gözetim programıdır ve iddialara göre Dropbox bu programa veri sağlayarak katılım göstermiştir.
Bir diğer önemli sorun, Dropbox’ın dosyalarınıza bulut üzerinde erişebilmesidir çünkü şifreleme anahtarları şirket tarafından tutulur. Bu durum, dosyalarınızın üçüncü kişiler tarafından görüntülenme ihtimalini de artırır. Son olarak Dropbox, NordLocker ve pCloud’da bulabileceğiniz sıfır bilgi şifrelemesinden de (zero-knowledge encryption) yoksundur.
pCloud
Sıfır bilgi şifrelemesi, şifreleme anahtarının sadece sizde bulunması demektir. Bu anahtarlara sahip olmayan KİMSE dosyalarınıza erişemez. Bu sayede verileriniz güvende kalır ancak şifreleme anahtarlarını kaybetmeniz durumunda pCloud dahi dosyalarınızı geri getiremez. Dolayısıyla, şifreleme anahtarınızı güvenli bir yerde tutmanız hayati önem taşır.
pCloud Encryption, yalnızca MEGA ve NordLocker gibi hizmetlerde bulabileceğiniz, son derece gelişmiş bir güvenlik eklentisidir. Bu eklenti, aylık ya da yıllık bir ücret karşılığında kullanılabilir. Yine de, pCloud’un en azından ek gizlilik sağlamak isteyen kullanıcılarına istemci tarafı şifreleme imkanı sunması alkışı hak ediyor.
Bu konuda NordLocker bir adım önde çünkü sıfır bilgi şifrelemesi tüm planlarına entegre olarak geliyor ve bu özellik ücretsiz plan dahil olmak üzere tüm kullanıcılara sunuluyor. pCloud’a geri dönersek, şirketin merkezi İsviçre’de bulunuyor, yani gizlilik ve güvenlik açısından çok daha yüksek bir standarttan bahsediyoruz.
pCloud, söz konusu kullanıcı verileri olduğunda minimum kayıt tutar ve bilgilerinizi üçüncü taraflarla kesinlikle paylaşmaz. Ayrıca verilerinizi Teksas ve Lüksemburg gibi farklı veri merkezlerinde saklama imkanı sunar. Ayrıca veri güvenliği için “Yedeklilik” (Redundancy) adı verilen bir özellik sunar.
Bu özellik, dosyalarınızın kayıt sırasında seçtiğiniz veri merkezinde depolanmasını sağlar ve veri kaybını önlemek için dosyalarınızın bir kopyası başka bir veri merkezine de yedeklenir. Böylece, bir veri merkezi devre dışı kalsa bile dosyalarınıza başka bir merkezden erişim sağlanabilir. Bu, verilerinizi her zaman güvence altında tutmak için ek bir koruma katmanı sunar.
Son olarak, pCloud’un bugüne kadar herhangi bir skandalın kurbanı olmadığını belirtmek gerekir. Evet, Dropbox kadar popüler bir hizmet olmayabilir, ancak pCloud bugüne kadar herhangi bir veri sızıntısı ya da güvenlik açığı yaşamamıştır. Bu durum, ProtonVPN’de de gördüğümüz gibi İsviçre’nin güvenlik standartlarının rakipsiz olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Kazanan Kim?
Sonuç yeterince net değil mi? Bu turun KAZANANI açık ara farkla pCloud oluyor. Bu sağlayıcı hem daha güvenli hem de Dropbox’u her anlamda geride bırakacak derecede gizlilik dostu.
Müşteri Hizmetleri: Dropbox mu Yoksa pCloud mu?
Müşteri desteği, birincil önceliğiniz olmasa bile göz ardı edilmemesi gereken bir faktördür. pCloud ve Dropbox gibi bulut depolama hizmetleri genel olarak benzer müşteri desteği seçenekleri sunar. Dolayısıyla bu konuda çok derinlere dalmayacağız.
Her iki hizmet de kendi kendine yardım yöntemleri açısından oldukça zengin. Bu yöntemler arasında topluluk forumları, nasıl yapılır kılavuzları ve öğreticiler bulunur. Bu sayede sıkça karşılaştığınız sorunları kendi başınıza çözebilirsiniz.
Ancak, bazı farklar da mevcuttur. Örneğin, pCloud canlı sohbet desteği sunmazken, Dropbox canlı sohbeti yalnızca Pazartesi’den Cuma’ya, standart çalışma saatleri içinde sağlar. Her iki hizmet de e-posta desteği mevcut ve deneyimlerimize göre her iki şirketin de kullanıcılarına sadece yanıt vermekle kalmayıp gerçekten yardım etmeye istekli olduklarını gördük.
Bu noktada önemli bir fark ortaya çıkıyor: pCloud, acil yardıma ihtiyaç duyan kullanıcılar için telefon desteği sunuyor fakat Dropbox bu seçeneği sunmuyor. Eğer e-posta kutunuzun başında ağaç olmak istemiyorsanız, pCloud’un telefon desteği sayesinde doğrudan bir temsilciyle konuşarak sorunlarınıza hızlı bir çözüm bulabilirsiniz.
Kazanan Kim?
Her iki sağlayıcı da mükemmel müşteri desteği sağladığı için bu turun sonucu BERABERLİK. pCloud, canlı sohbet desteği sunmasa da telefon desteği sağlamasıyla öne çıkarken, Dropbox telefon desteği sunmaz ama canlı sohbet ile kullanıcılarına yardımcı olur.
pCloud vs Dropbox: Depolama Seçenekleri ve Fiyatlar
Bugünün son karşılaştırması cebinizi ilgilendiriyor çünkü Dropbox ve pCloud’un fiyatları üzerinde duracağız. Hangisi daha ucuz dersiniz? Küçük bir spoiler verelim: ikisi de ucuz falan değil. Yine de biri diğerine kıyasla daha uygun fiyatlı kalıyor, hangisi mi? Okumaya devam edin.
pCloud
pCloud, Türkçe dilinde hazırlanmış bir web sitesi sunsa da sitedeki fiyatlar dolar cinsindendir. Türk lirasındaki dalgalanmalar göz önünde bulundurulduğunda oldukça haklı bir tercih. İşte bu yazının yazıldığı esnada pCloud’un maliyeti:
En ilginç plan, “Ultra 10 TB” olup yaklaşık 1,190 $ karşılığında 10 TB depolama alanı ve 2 TB paylaşılan bağlantı trafiği sunar. Bu plan, tek seferlik bir ödeme ile depolama alanına ömür boyu erişim sağlar. Dropbox’ın bireyler için bu kadar depolama alanına sahip tek bir planı yok.
En iyi pCloud fırsatını yakalayın
Eğer bu plan ihtiyaçlarınızın çok ötesinde kalıyorsa daha uygun seçenekler de mevcut. 2 TB’lık Premium Plus planı ya da 500 GB’lık Premium planı, sırasıyla 399 $ ve 199 $ gibi fiyatlarla ömür boyu kullanılabilir. Özellikle orta planın son derece uygun olduğunu düşünüyoruz çünkü bir kez ödeme yapıyor ve depolama alanını ömür boyu kullanıyorsunuz.
Yıllık planlar, ömür boyu planlara kıyasla daha pahalı olabilir. Örneğin, pCloud’un 2 TB’lık yıllık planı yaklaşık 99,99 $’dır ve bu fiyat, uzun vadede daha maliyetli olabilir. Ancak daha uygun bir seçenek olarak 500 GB’lık Premium planı, yıllık 49,99 $ karşılığında daha cazip bir seçenek olabilir.
pCloud’da Aile Planları da bulabilirsiniz. Bu planlar, aileler için Ömür Boyu seçenekler içeriyor ve aileler 2 TB ya da 10 TB depolama alanını paylaşabiliyor. 2 TB’lık aile planı 595 $, 10 TB’lık aile planı ise 1.499 $’dır. Her iki plan da en fazla 5 kullanıcı ile paylaşılabiliyor ve planlara bağlı olarak 2 TB veya 10 TB paylaşılan bağlantı trafiği sunuluyor.
pCloud, tüm satın alımlar için 10 günlük geri ödeme politikası sunuyor. Eğer hizmetten memnun kalmazsanız, bu süre içinde geri ödeme talep edebilirsiniz. Ayrıca, 10 GB’a kadar ücretsiz depolama alanı elde edebileceğiniz pCloud’un ücretsiz bulut depolama planı da oldukça cezbedicidir.
Dropbox
Dropbox’ın fiyatlandırması, özellikle aylık planlar açısından makul görünüyor. Plus planı, aylık 11,99 $ karşılığında 1 kullanıcı için 2 TB depolama alanı ve 30 günlük dosya geçmişi sunuyor. Ya da daha fazla depolama alanına ihtiyaç duyuyorsanız Essentials planı, 3 TB depolama alanı sunarak daha cazip bir alternatif haline geliyor.
Essentials planı, aylık 19,99 $ fiyatıyla hem geniş depolama kapasitesi hem de sunduğu diğer özelliklerle tercih edilebilir. Ayrıca, yıllık planlarda daha uygun fiyat seçenekleri mevcut. Yıllık abonelikle Plus planı aylık 9,9 $, Essentials planı ise aylık 16,58 $’a denk geliyor.
pCloud ile karşılaştırıldığında, özellikle yıllık planlarda pCloud’un genellikle daha ucuz olduğunu görebiliriz. Dahası, pCloud’un sunduğu ömür boyu planlar, Dropbox’a göre çok daha avantajlı olabilir. Tek seferlik ödeme yaparak ömür boyu depolama hizmetine erişmek, uzun vadeli düşünenler için daha ekonomik bir çözüm sunar.
Dropbox, geri ödeme politikası sunmazken her planda 30 günlük ücretsiz deneme imkanı sağlar. Ancak, ücretsiz bulut depolama seçeneği oldukça sınırlıdır. Burada sadece 2 GB ücretsiz depolama alanı mevcutken, pCloud 10 GB, MEGA ise 20 GB ücretsiz alan sağlar. Maalesef 2024 yılına yakışan bir yaklaşım değil.
Kazanan Kim?
pCloud vs Dropbox karşılaştırmamızın bu turunun KAZANANI pCloud oluyor. Rakibine kıyasla daha uygun fiyatlı ve uzun vadede çok daha mantıklı olan Ömür Boyu planlarla beraber geliyor. Öyle ki ücretsiz planı bile çok daha iyi ve daha fazla depolama alanı sunuyor. Dolayısıyla tartışmasız olarak bu turun galibi olmayı da başarıyor.
Sonuç: Kazanan pCloud!
Dropbox, pCloud’a ciddi bir rekabet sunsa da Dropbox vs pCloud düellomuzun sonunda pCloud kazanan olarak öne çıkıyor. Başta da belirttiğimiz gibi, bu iki hizmet genel olarak birbirine çok yakın ve aralarında bir seçim yapmanın ne denli zor olduğunun da farkındayız.
Bu karşılaştırmayı özetlemek gerekirse, Dropbox iş birliği ve üretkenlik açısından daha güçlü bir hizmet sunuyor. Özellikle üçüncü parti entegrasyonları ve gerçek zamanlı iş birliği araçları ile öne çıkıyor. pCloud ise güvenlik, emniyet ve daha geniş bireysel depolama seçenekleri (10 TB’a kadar) sunarak bu alanlarda üstünlüğü ele geçiriyor.
Bu iki hizmetin farklı alanlarda güçlü yönleri olsa da, bizim nihai tercihimiz pCloud olurdu. Dropbox’ın güvenlik konusundaki eksiklikleri göz ardı edilemez. Özellikle bu seviyede bir sağlayıcı için daha fazla güvenlik iyileştirmesi yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
Sıfır bilgi şifreleme gibi önemli bir özelliğin eksikliği, gizliliğe önem veren kullanıcılar için ciddi bir dezavantaj. Neyse ki pCloud bu açığı kapatarak daha güvenli bir bulut depolama hizmeti sunuyor. Bu yüzden, sıkı bir mücadelenin ardından pCloud bu karşılaştırmayı kazanmayı başarıyor.